~Mavi~Peri~
  ~Ahmet SeLim~
 

 
       
 

 
HALİMİ SORMA
 
Diyorsun ki mektuplar
 
Yanıyor
 
Mektup yanmaz
 
Adam yanar
 
Halimi sorma
 
Sen bilemezsin
 
Bir kıtaya
 
Gölge ettikten sonra
 
Bir bıçak darbesiyle
 
Yıkılan çınarın hikâyesini
 
Ah bu benim
 
Korktu mu söylemeyen,
 
Sevdi mi gözlerini kaçıran,
 
Ağlamak için yağmurlu
 
Havaları bekleyen yanım.
 
Büyüyor kelimeler
 
Sığmıyor içime
 
Acıyor canım
 
Bir tunç heykel gibi
 
Hayata meydan okumak
 
Ayak seslerimle
 
Gök gürültüsünü
 
Bastırabilmek için
 
Topuklarımı kanatırcasına
 
Koştum
 
Koştum ki,
 
Çivit mavisi gecelerde
 
Aynalara binlerce kez
 
Söylediğim sözleri
 
Sana da söyleyecektim
 
Olmadı
 
Açılmadı kapılar
 
Anahtarlar kilide uymadı
 
Gözlerimin altındaki
 
Mor halkalardan
 
Okuyabildin mi sevda yaşımı?
 
Ben neden böyle
 
Hep uykusuzum,
 
Neden gözlerim
 
Hep kan çanağı
 
Bilir misin?
 
Sabah vakti
 
Güneş doğarken
 
Sazımın tellerinde
 
Bir türkü yanar
 
Bir kez de sana
 
Dinletebilmek için
 
Pusuda beklerim
 
Halimi sorma
 
Çünkü yok sorularının
 
Cevabı bende
 
Çünkü yok
 
Yüzümün karşılığı
 
Aynalarda
 
Çünkü,
 
Çünkü ben artık
 
Tedavülde değilim
 
Halimi sorma
 
Anlatsam da
 
Anlayamazsın
 
Azap, dağdan düşen
 
Bir kartopu gibi
 
Büyür adamın içinde
 
Beni mi tanımak istiyorsun
 
Yüzümdeki çizgilerden
 
Anlamadıysan
 
Yine de söyleyeyim
 
Ben iki değirmen
 
Taşının arasına sıkışmış
 
Zavallı bir buğday tanesiyim.
 
Ahmet Selim




 
 
  Bugün 20 ziyaretçi (38 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol